Nerden nasıl başlasam bilemiyorum. Tam 8 yılın kısa ve öz hikayesidir. 8 yıl boyunca deli gibi bir bebeğim olsun istedim her şeyden bir haber. Zorlu bir sınavda olduğumu bilmeden. Başlarda çok koymuyordu ama günler, haftalar, aylar yıllar geçtikçe boğazımda bir yumru oluşmaya başlıyordu. Eşim bu süreçte hep destekçimdi.
-Bu sadece senin değil, benimde sınavım unutma. Sen değil bir başkası da olsa benim yine çocuğum olmayacaktı derdi. Toparlanır tekrar denerdim. 1 yıl, 2 yıl, 3 yıl, 5 yıl derken zaman geçiyordu. Her seferinde pes ediyor sonra tekrar deniyorduk. Rabbim nasip etmiyordu. Vardır bunda da bir hikmek diyorduk. Gitmediğim doktor, ebe, hastane, şehir derken elimizdeki avcumuzdaki bütün parayı harcıyor sonuç alamıyorduk. Sürekli her ay test yapıyor ikinci çizgiyi göremiyorduk. Bir süre sonra artık eczaneden test almaya utanır olduk. Düşünsenize dile kolay tam 8 yıl...
En sonunda tüp bebek yaptırmaya karar verdik. Eşim öksüz ben ise yetimim. Hep dedim öksüzün ve yetimin yanında rabbim yer alır. Yemedik, içmedik, giymedik ordan kıstık burdan kıstık derken paranın büyük bir kısmını biriktirdik. Sivastan kalktık gittik İstanbul'a. Bir yanım heyecanlı bir yanım korkuyor. Eşim beni bırakıp Sivas'a döndü çünkü çalışması lazım. Çalışsın ki, paraya sıkışmayalım dedik. Tedaviye başladık ve stresli süreç başladı. Ya elimizdeki para bitecek bebeğimiz olmayacak ya da bebeğimle dönecektim. Her şeyden habersizdim. Eşim sürekli git gel yapmak zorunda kalıyordu. Bazen gece ağlıyordum. Onu yanımda istiyordum sonra da diyordum ki her şey bebeğimiz için. Her neyse...
Yumurtalarım toplandı. Doktorumuz o kadar iyi biriydi ki. Rabbimin bize en güzel vesilesiydi. Ardından dondurma işi yapıldı ve memleketime geri dönüp sonraki adetimi beklemeye başladım.
Birkaç hafta sonra apar topar tekrar İstanbul yolu göründü bana. Yine eşim olmadan. Yol boyunca belkide bu yolu karnımda bebeğim olarak döneceğim diye diye geçirdim. Heyecanımı sizlere anlatamam. Transfer günü geldi çattı ve canım eşim yine yanımda yoktu. Görüntülü aradı ama yetmedi. Ağlıyorum ama öyle böyle değil. Yan tarafımda karı-koca hayaller kurarken ben bir başıma o odada onları dinliyordum.Ağlamaktan hazırlanamıyordum bile. Bütün sevdiklerim mesaj yazıyor, arıyordu. Derken sıra sizde buyrun diye bir ses duydum ve o soğuk odaya götürüldüm. Aklımda o kadar çok soru vardı ki. Gözlerimi kapattım ve derin derin nefes almaya devam ettim.
O sırada kulaklarımda benim için zor olan o sözler yankılandı.
-Bırak senin çocuğun mu var ki, nerden anlayacaksın. Diyen kişinin sesi ve - Rabbim kime çocuk vereceğini iyi biliyor diyen o kadının sözleri yankılandı. Benim amacım onlara yardım etmekti ancak onlar benim annesizliği yüzüme vurmuşlardı. Ve bu kişiler benim arladaşlarımdı. Ne kadar ironi değil mi?
Rabbim dedim. Ne olur banada tattır anneliği. Salih saliha evlat bana da nasip et dedim. Gözlerimi açana kadar işlem bitmişti bile. Odaya götürdüler hemen beni. Ben ağlamaya devam edince hemşire kimseniz yok mu diye sordu. Kendi toparlamaya çalışıp yok dedim. Canım eşim yine bizim için çalışıyor gelemedi diyemedim. Her şey mükemmel gitmişti. Birkaç günlük istirahat sonra Sivas 'a döndüm. Asıl süreç sonrasında başladı ve 10.gün test yapıp iki çizgiyi gördüm. Bu beni sevindirirken korkutuyordu. O kadar zor bir süreç ki o karından yapılan iğneler sonrasında hergün vurulduğum o günlük iğneler. Her şeye razıydım. Canın yanıyor mu diye soranlara olsun sonu güzel olsun da derdim. 2 günde bir tekrarlanan kan değerlerim arttıkça umutlanıyor, umutlandıkça korkularım artıyordu. Sonra kese olayı var olacak mı olmayacak mı derken kalp atışlarını bile duydum. Karnımda pıt pıt atıyordu mucizem. İstanbuldaki doktorum 3 ay kullanacaksın o iğneleri dedi. Bazen yatamıyor bazen oturamıyordum popomun üstüne ama olsun dedim. Günler bir bir geçiyor ve ben dahada çok korkuyordum. Her lavobaya gittiğimde leke gelmiş mi diye bakıyordum. Bu duyguyu yaşamayan bilemez. Bunları size anlatyım çünkü kendinize bir ders çıkarmanızı istiyorum. ÇOCUĞU OLMAYAN HER KADIN ÖZELDİR. Bir gün bir yerde olurda karşınıza böyle biri çıkarsa şunu unutmayın onu karşınıza çıkaranda rabbim. Çocuğun var mı diye sormayın. Zaten varsa o size mutlaka anlatır. Çocuğum yok olmuyor diyorsa ona şunu söyleyin.
Hiç hayalini kuruyor musun? Evet cevabını alırsanız tebessüm edip şunu ekleyin.
O zaman çocuğun olacak sabret çünkü rabbim nasip etmeyeceği hiçbir şeyin hayalini kurdurmaz.
Buraya kadar gelip okuduğunuz için teşekkür ederim.
Şuan 13 haftalık hamileyim ve dualarınıza ihtiyacım var. Bana dua ederken isteyenler dua etmeyi unutmayın olur mu? Rabbim kimsenin kucağını boş bırakasın. Sağlıcakla bebeklerimize kucaklarımıza almayı nasip etsin ve kimsenin kucağını boş bırakmasın....